Müsadere kavramı hukuki niteliği olarak bir güvenlik tedbiridir. Türk Ceza Kanununda belirtilen hallerde eşyanın ya da kazancın kamuya geçirilmesini düzenler. Bu durum TCK ‘nın 54. ve 55. maddesinde düzenlenmiştir.
“Eşya müsaderesi
Madde 54- (1) İyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir. (Ek cümle: 24/11/2016-6763/11 md.) Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hakkın bulunması hâlinde müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir.
(2) Birinci fıkra kapsamına giren eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.
(3) Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında, müsaderesine hükmedilmeyebilir.
(4) Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir.
(5) Bir şeyin sadece bazı kısımlarının müsaderesi gerektiğinde, tümüne zarar verilmeksizin bu kısmı ayırmak olanaklı ise, sadece bu kısmın müsaderesine karar verilir.
(6) Birden fazla kişinin paydaş olduğu eşya ile ilgili olarak, sadece suça iştirak eden kişinin payının müsaderesine hükmolunur.
Kazanç müsaderesi
Madde 55- (1) Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir.
(2) Müsadere konusu eşya veya maddi menfaatlere elkonulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hallerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir.
(3) (Ek: 26/6/2009 – 5918/2 md.) Bu madde kapsamına giren eşyanın müsadere edilebilmesi için, eşyayı sonradan iktisap eden kişinin 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun iyiniyetin korunmasına ilişkin hükümlerinden yararlanamıyor olması gerekir.”
Söz konusu kanun maddesinden açıkça belirtildiği üzere müsaderenin koşulları:
- Eşya bir suçun işlenmesinde kullanılmalı veya suçun işlenmesine tahsis edilmeli veyahut suçtan meydana gelmelidir.
- İşlenen suç kasıtlı bir suç olmalı
- Bu konuda dikkat edilmesi gereken hususlardan biri kasıtlı suç olması gerekmesine rağmen burada müsadere için söz konusu suçtan mahkum edilmesi zorunlu değildir. Bir güvenlik tedbiri olması hasebiyle suç unsurlarının herhangi bir kesinleşmiş cezaya gerek kalmadan yargılama sırasında müsaderesi mümkündür.
- Eşya iyi niyetli üçüncü kişiye ait olmamalıdır.
- Örneğin göçmen kaçakçılığı suçunun işlenen aracın şüpheliler dışında başka birine ait olması durumunda bu aracın sahibinin rızası ve bilgisi bulunduğu kanıtlanamıyorsa araç müsadere edilmemelidir.
- Suçta kullanılan eşyanın müsaderesi, işlenen suça nazaran hakkaniyete aykırı şekilde daha ağır sonuçlar doğurmamalıdır.
- Söz konusu duruma ilişkin uygulamada sıklıkla karşılaşılan örneklerden biri de kaçakçılık konusunda olup, suç konusu eşyanın bölünebilen nakil araçlarında (çekici ve römork gibi) olması durumunda söz konusu römorkun müsaderesi gerekmektedir.
- Müsadere yönünden hakim kararı bulunmalıdır.
Ceza hukukuna ilişkin diğer yazılarımızı okumak için buraya tıklayabilirsiniz
Avukat Onur AKÇINAR – Kırklareli
Avukat İrem KURBAN AKÇINAR – Kırklareli
Telefon: 0543 392 10 59
Bir yanıt yazın